Dünyada ABD, Fransa, Almanya, Japonya ve Avustralya gibi birçok ülke, Geliştirilmiş Jeotermal Sistemler (Enhanced Geothermal Systems) teknolojisini kullanarak yenilenebilir enerji kaynaklarını çeşitlendirme yolunda önemli adımlar atıyor. Türkiye ise jeotermal enerji potansiyeli yüksek bir ülke olmasına rağmen, GJS konusunda kapsamlı akademik çalışmalar henüz çok sınırlı. Bu alandaki önemli bir boşluğu dolduran Doç. Dr. Mehmet Furkan ŞENER’in kaleme aldığı “Geliştirilmiş Jeotermal Sistemler ve Türkiye Potansiyeli”, Türkiye’nin potansiyelini ortaya koyma noktasında dikkat çekiyor.
Jeotermal Enerjiye Katkı Sunacak Bir Kaynak
Kitap, Türkiye’nin jeotermal potansiyelini en verimli şekilde değerlendirebilmesi için GJS teknolojilerinin gerekliliğini vurguluyor. Geleneksel jeotermal sistemler sadece sıcak su ve buhar içeren alanlarda verimli olurken, EGS sayesinde düşük geçirgenliğe sahip sıcak kayaçlardan da enerji üretmek mümkün hale geliyor. Bu da halen kullanılamayan jeotermal kaynakları ekonomiye kazandırarak, Türkiye’nin enerji bağımsızlığına önemli katkılar sunma potansiyeli taşıyor.
Kitapta yapılan analizlere göre, Batı Anadolu, İç Anadolu ve Doğu Anadolu bölgeleri, GJS uygulamaları için büyük fırsatlar sunuyor. Ayrıca, Türkiye’nin enerji ithalatını azaltması ve yenilenebilir kaynaklardan daha fazla yararlanması için EGS projelerine yatırım yapılması gerektiği vurgulanıyor.
Türkiye’de bu alanda yayımlanan sınırlı bilimsel çalışmalardan biri olan bu eser, jeotermal enerji teknolojilerinde yeni bir vizyon sunarak, Türkiye’nin sürdürülebilir kalkınma hedeflerine ulaşmasına ve GJS teknolojisi ile yerli ve temiz enerji üretimini artırarak Türkiye’nin enerji bağımsızlığı yolunda katkı sağlamayı hedefliyor.
Geliştirilmiş Jeotermal Sistemler ve Türkiye Potansiyeli” kitabı, enerji alanında bilgi sahibi olmak isteyenler için önemli bir kaynak olarak raflarda yerini aldı.