İlk olarak 1904’te İtalya’da kullanılan jeotermal enerji, son yıllarda tutarlı ve genişleyen bir enerji kaynağı olmuştur. Uluslararası Yenilenebilir Enerji Ajansı‘na (IRENA) göre, sektör 2010’da dünya çapında yaklaşık 10GW’dan 2020’de yaklaşık 15GW’a istikrarlı bir şekilde büyüdü. 2030’a yönelik hedefler, bu kurulu kapasitenin neredeyse iki katına çıktığını gösteriyor.
Jeotermal Enerji Nedir ve Ne İçin Kullanılır?
Jeotermal enerji, yerin altından gelen ısıdır. Yerkabuğunun altındaki kayalarda ve sıvılarda bulunur ve dünyanın sıcak erimiş kayası magma kadar derinlerde bulunabilir. Jeotermal enerjiden güç üretmek için, buhar ve sıcak suya erişmek için yeraltı kuyuları açılır ve daha sonra güç veya ısı kaynağı oluşturmak üzere elektrik jeneratörlerine bağlı türbinleri çalıştırmak için kullanılabilir.
Avrupa’da jeotermal enerji, Fransa veya Almanya’daki insanların evleri için merkezi ısıtma sistemlerinde kullanılmaktadır. Ayrıca seraları ısıtmak için kullanılmaktadır. Dünyadaki diğer uygulamalarda, su veya kuyudan çıkan buharın sıcaklığına bağlı olarak yenilenebilir enerji üretimi için kullanılabilir.

Jeotermal Enerji, Günümüzde Neden Çok İlgi Görüyor?
Dünya çapında bakıldığında, enerjiye olan ilginin, birçok ülkenin karbon azaltılması ardından yenilenebilir enerji kullanımına yönelik girişimlerde bulunmayı taahhüt ettiği 2015 yılındaki Paris İklim Anlaşması ile başladı.
Böylelikle, jeotermal enerji üretiminin geliştirilmesi gibi girişimleri desteklemek için hükümetlerden artan fon anlamına geliyordu.
Jeotermal uygulamaların zorlayıcı tarafı ön sermaye maliyetleridir. Bir projesinin başlaması için, yatırımcı başlangıçta 30 yıllık enerji için ödeme yapıyordu. Geri kalan işletme maliyetleri, enerji miktarına kıyasla daha düşüktü. Paris İklim anlaşmasından sonra yenilenen bu ilgi ile birlikte, maliyetlerin düşmesine yol açan birçok yeni teknoloji geliştirildi.
Maliyet Engelini Azaltabilecek Başka Faktörler Var Mı?
Jeoloji, kaynağına göre farklılık gösterir, bu da bazen bir projenin ekonomisini karşılamak için gereken enerji miktarından düşük bir kuyu açılabileceği anlamına gelir
Bir jeotermal projedeki kuyu inşaat maliyetleri, toplam proje maliyetinin %40 ila %50’sini temsil edebilir ve bu işin ana kısmı sondajdır.
Bu nedenle operatörlerin daha hızlı delmesi, verimliliği artırmak ve kuru kuyu riskini en aza indirmek için çözümler arıyorlar. Avrupa’da bazı hükümetler, operatörleri kuru bir kuyu açmaya karşı sigortalayarak, jeotermal büyümeyi hızlandırmak için teşvik ediyor.
Bazen de önceden mevcut açılmış bir kuyu varsa, projenin maliyetleri büyük ölçüde düşecek ve ekonomik olarak uygulanabilir hale gelecektir.

Jeotermal, Petrol Endüstrisinde Faydalanıyormu?
Petrol ve gaz endüstrisi, veri bilimi ile birlikte jeoloji ve makine mühendisliği gibi jeotermal ile benzer alan uzmanlığını kapsayan birçok alanda kullanılabilir
Jeotermal, farklı parametrelerle petrol ve gaz uygulamalarına çok benzer zorlukları vardır. Örneğin ham madde petrol yerine sudur. Dolayısıyla güvenlik hususları benzerdir. Korozyon azaltma ve yönetimi ayrıca bakım ve malzeme bilimi de benzer bileşenlerdir ve jeotermal ile ilgilidir.
Kaynak: Baker Hughes
Jeotermal Enerji Piyasası 2027’ye kadar 50 Milyar Dolara Ulaşacak