Araştırmacılar Yellowstone Süper Volkan’ın Altındaki Mağmayı Tahmin Etmenin Yeni Yolunu Arıyor
Idaho Üniversitesi ve Washington State Üniversitesi’ndeki araştırmacılar Yellowstone süpervizörü altında Magma’nın ne kadar hızlı şarj edildiğini tahmin etmenin yeni bir yolunu buldular. Bulguları, yanardağın patlayacağını tahmin etmede herhangi bir yardım sunmazken, şimdi, sistemin nasıl çalıştığını anlatan temel bir faktör olan, sistemin yeniden yüklenmesini sağlayan bir bazalt magma havuzu daha iyi anlaşılabilir.
Washington State Üniversitesi Çevre Okulu’nda profesör olan Peter Larson, “Bu, fırında ısınan kömürdür” dedi. “Kazanı ısıtıyor. Kazan patlayan şeydir. Bu bize kazanı ısıtmanın ne olduğunu gösteriyor.”
Volkanın son büyük patlamalarından beri yaklaşık 640.000 yıl geçti. Ancak, dünya üzerindeki en büyük patlamalardan birini üreten ve St. Helens Dağı’nın 1980’de yaptığı gibi 2000 kattan fazla “süper kül çürüten” olabilir.
Volkanın gücünde önemli bir unsur, patlamanın, silika bakımından zengin riyolitin bir patlama sırasında Dünya’nın kabuğundan kopmasıdır. Larson ve meslektaşları, riyolitin alttan ısınmasını sağlayan bazalt magma tüyüne odaklandı.
Geosphere dergisinin son sayısında yer alan Larson, “Bu, bize her yıl volkanın ne kadar magmanın yeniden doldurulduğuna dair bir fikir veriyor” dedi .
Ulusal Bilim Vakfı’ndan gelen fonlarla araştırmacılar, Yellowstone Ulusal Parkı’nda, döteryum, kararlı bir hidrojen izotopu olan birkaç sıcak su kaynağını “çivili” hale getirdiler. Araştırmacılar, döteryum konsantrasyonlarının , su miktarını ve yaylardan dışarı akan ısıyı hesaplamak için kaplıcaların sıcaklığına ve kaplıcaların sıcaklığına geri dönmeleri için gereken süreyi kullanmışlardır . Isı akışını tahmin etmek için döteryumu kullanmak, çevre için güvenlidir ve park ziyaretçilerinin deneyimlerinden uzaklaşmak için görsel bir etkisi yoktur.
Ekip, önceki çalışmaların yaylar boyunca yayılan su miktarını ve yaylardan çıkan ısı miktarını hafife aldığını buldu. Veriler ayrıca ekibin mantodan denetmene giren magmanın miktarını tahmin etmesine de izin verdi .
Çalışma aynı zamanda, jeotermal enerji için de etkilere sahip olup, sıcaklığın dünya yüzeyine eriyik kayadan nasıl taşındığını bildirmeye yardımcı olmaktadır.